Hayatta neredeyse yaptığımız her şey, “çekici olma arzumuzla” ilişkilidir. Kadınlar güzel giysiler alırken, makyaj yaparken veya estetik uygulamalarına yönelirken; erkekler de pahalı arabalar satın alır ve spor yaparak kas yapmaya çalışır. Çekici olmak, erken yaşlardan itibaren keşfetmeye çalıştığımız bir konudur. Kendimizi nasıl daha kadınsı, daha dişi ya da daha seksi hale getirebiliriz? Arzuladığımız partneri hayatımıza nasıl çekebiliriz? İstediğimiz gibi biri bize nasıl âşık olur?
Çekici olmanın birçok sırrı vardır; ancak en güçlü sır, manipülasyon, oyun veya taktiklerle değil, kalbimizle kurduğumuz bağla ilgilidir. Bu, son derece basit ama etkili bir formüldür. Gerçek sır, aşk ve sevgiyle bağlantılıdır. Eğer bir erkeği cezbetmek ya da arzuladığımız partneri hayatımıza çekmek istiyorsak, öncelikle ona duyduğumuz aşkı ve sevgiyi kalbimizde hissetmeliyiz. Erkeğe dair duyduğumuz bu derin sevgi, ruhumuzda ve bedenimizde yankılanmalı.
Erkeğe duyduğumuz bu aşkı derinleştirdiğimizde, yayılan sevgi tüm varlığımızı etkilemeye başlar; hücrelerimiz aşkla dans eder, bedenimizde titreşimler değişir. İşte o zaman, hayatımızda arzuladığımız manyetizmayı otomatik olarak yaratmış oluruz. Çünkü kalbi aşkla dolu olan biri çok çekicidir. Aynı şey erkekler için de geçerlidir; eğer bir erkek çekici olmak ve bir kadının ona âşık olmasını istiyorsa, kalbini tüm kadınlara olan aşka ve sevgiye açmalıdır.
Şimdi, sizi henüz tanımadan, özünüzü seven birinin yanında nasıl hissedeceğinizi hayal edin… Böyle bir insanın yanında kabul edildiğinizi, görüldüğünüzü ve saygı duyulduğunu hissedersiniz. Doğal olarak, ona ilgi duymaya ve çekilmeye başlarsınız; onun yanında olmak istersiniz.
Kalbinden seven biri olduğunuzda, otomatik olarak insanları kendinize çekersiniz.
Özetle, çekici ve seksi olmak için âşık olmayı öğrenmemize gerek yok; sadece ‘aşkı hissetmeyi’ öğrenmemiz yeterli. Çünkü bu aşk zaten içimizdedir, dolayısıyla onu aramaya değil, sadece kalbimizle tekrar bağ kurmaya ihtiyacımız vardır.
Sevgi ile…